Sayfalarım

3/22/2010

ordan.. burdan..

Hatırlayacağım artık herşeyi... Unutmayacağım insanları, yapacağım şeyleri ve verdiğim sözleri...
Yavaş yavaş olacak bunların hepsi ama düzeldim ya sonunda gerisi teferruat artık benim için..

Mutlu olmam gerekiyor böyle bir durumda; deniyorum, olmuyor. Mutluluk bir yana sağlığıma tekrar kavuşmanın verdiği inanılmaz bir huzur var içimde. Çok ilginç bir şekilde bu bana yetiyor, istemiyorum daha fazlasını. Şimdilik...
---------------------------------------------------------
Bugün bir cümle okudum bir yerde:

"Birini öptüğünde salıncakta sallanır gibi hissediyorsan aşıksın."

Ben çok kere hissettim böyle. Keşke bir kez daha hissedebilsem diyorum bazen.
Biri vardı hayatımda bana böyle hissettiren ama aşk olmadığına eminim diyordum. Zaten olmasını istemiyordum. Çok can yakardı öylesi çünkü..
Şimdi düşünüyorum da gerçekten aşk değil bendeki başka türlü birşey bu.. Tatlı böyle öptüğüm zaman ağzımda en sevdiğim şeker var gibi. Üşüyor diye buz kesmiş ellerini tişörtünün içine sokup onu ısıtmak ve bunu yaparken azıcık bile üşümemek gibi...
Anne şevkatiyle ilgilenip, sevgili gibi dokunmak, 40 yıllık karı-kocalar gibi biribirini tanımak gibi inanılmaz birşey..

Benim masalım...

Bir varmış bir yokmuş, camdan yapılma bir ülkede küçük camdan bir kız yaşarmış.
Camdan kedisiyle oynarmış küçük kız hergün camdan ormanda.
Bir gün yine kedisiyle oynarken çok garip birşey görmüş küçük kız ağacın altında.
Bilmediği bu şeyden korkmuş ama yavaş yavaş yaklaşmış yine de..
Yaklaştıkça ağacın dibindeki şeyin onun gibi küçük bir çocuk olduğunu ve uyuduğunu görmüş.
Fakat bu çocuk camdan değilmiş ve küçük kız çocuğun neyden yapıldığını bilmiyormuş.
Küçük çocuk, kız ona yaklaşırken gözlerini açmış bir anda.
İkisi de irkilmişler; çocuk ağacın arkasına saklanmış ve kıza ordan bakmaya başlamış.
Küçük kız çok merak ettiği için yaklaşmaya devam etmiş.
Bundan cesaret alan küçük çocuk da ağacın arkasından çıkıp kıza yaklaşmaya başlamış.
Birbirlerine dokunabilecek kadar yaklaştıklarında durmuşlar.
Küçük çocuk, kızın güzelliğine hayran kalmış; küçük kız da çocuğun güzelliğine...
Çocuk, kıza dokunmak için elini uzatmış.
Küçük kız korkup kaçmak isterken camdan bir ağacın köküne takılıp yere düşmüş.
Camdan kız düşmenin şiddetiyle parçalara ayrılmış.
Küçük çocuk ne olduğunu anlamamış.
Çok da umursamamış zaten...
Küçük kızın kırık parçalarına basarak uzaklaşmış plastik ülkesine doğru...