Sayfalarım

10/13/2011

Bu yazının dengesi çok bozuk :p

Birşeylerin elbette eksik olacak her zaman. Doyumsuzluğun asla bitmeyecek. Sevildiğinde hep daha fazlasını isteyeceksin, biri elini mi tuttu yetmeyecek sarıl bana diyeceksin. Karnın doysa bile gözün doymadığı için sürekli aç olmak bu. 

Nereye varacağım bunları söylemekle? Aslında anlatmak istediklerimle hiiiç alakası yok yukarıda yazdıklarımın. Sadece alıştırma yapmam lazımdı.

Sevgilim var benim bir tane. Ama gerçekten bir tane benim için. Dünyada değişmem onu başkasıyla. Asla yapmam dediğim şeylerin hepsini yaptım herhalde onunla ya da onun için. Eğer birşeyler kaldıysa da onları da bir ara yaparım.

Onun mükemmel olmadığını biliyorum. Herkesin hataları var sonuçta. Benim belki binlerce var. Kabul ediyorum da onu öyle. Azıcık değişse mükemmel olmaz mı? Olur elbet ama o zaman benim sevdiğim o adam olmaz. Ne kadar şöyle yapsan daha iyi olur desem de seviyorum ben onu öyle. Hatta tapıyorum belki de.
 
O da benim saçma sapan huylarıma katlanıyor bol bol. Ben bir sürü saçma sapan şey konuşuyorum, o dinliyor. Ben sürekli açım diye mızıklıyorum (elimde pizza varken bile), o beni gerekli dozda doyuruyor. Ben şımarıklık yapıp film izlerken kucağına yatıp kaşı beni diye dönüp duruyorum, o sırtımı kaşıyor bir sürü bir sürü. Ve tabi bunlara benzer bir sürü şey var daha. (Olmasaydı olmazdı yani her güzelin bir kusuru olduğundan bunları da bana ayırmışlar işte :p)

Hee bir de çok güzel benim sevgilim. Bayağı güzel bir adam yani. Ellerini seviyorum mesela. Yüzü de çok güzel. Versay sarayındaki heykellerden birine benziyor. Geçen yaz gördüğümde ufak çapta bir şok geçirmiştim. Sonraa çok da zeki üstelik de modadan, sanattan, felsefeden, psikolojiden, bilgisayarlardan, oyunlardan vb. şeylerden falan da anlıyor (^^). Sadece mühendislik okuyup başka bir halt yapmayan adam gibi değil yani. Saçları lülük lülük böyle şeker gibi görünüyor. Sonraaa süpermen benim sevgilim. Uçuyor, süper güçlü, tayt giymiyor.(Şimdiye kadar değilse bile bu yazıdan sonra uçmaya başlarmış bence :p)

Öyle işte. Bunu da yapmamıştım daha önce. Bir daha muhtemelen yazmam bu kadar güzel şeyi bir arada. Aslında bu akşam bunları yazmamın en garip olacağı akşam sanırım. 
Haydi hayırlısı!...
Doyamadım noktaya azıcık daha basayım......................................................................................................

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder